AK Parti Kağıthane İlçe Kadın Kolları üyeleriyle bir araya gelen Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya, AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın neredeyse her konuşmasında en büyük desteği kadınlardan aldığını ifade ettiğini anımsatarak, bu söylemin AK Partili kadınlar üzerine büyük bir misyon yüklendiğini söyledi.
"Üzerimizdeki bu önemli misyonu, bu seçimde hakkıyla yerine getirmemiz gerektiğine inanıyorum" diyen Kaya, şöyle konuştu:
"Sizlerin de bu sorumluluğu hissederek gece-gündüz çalıştığınıza eminim. Çok önemli tarihi seçimlere gidiyoruz ve bu yolda çalınmadık kapı, kucaklanmadık insan bırakmamamız lazım. Bunu da muhakkak ki kadınlarımız yapıyor. Her seçimde aslında kadın kollarımız üzerine düşeni yaptı. Gelen her seçime önemli seçim diyoruz ama bu gerçekten tarihi bir seçim çünkü yeni bir sistemle Türkiye’nin güçlü ve büyük Türkiye’nin tamamıyla inşa sürecinin olduğu bir seçimdeyiz bir arifedeyiz. Allah’ın izniyle artık Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde Türkiye’yi şahlanış dönemine götürmek istiyoruz."
Türkiye'nin büyük ve güçlü bir ülke olduğunu, onun için ancak güçlü bir başkanın bu ülkeyi yönetebileceğini belirten Bakan Kaya, "Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan için destek istiyoruz. Cumhurbaşkanımız için ayrı destek isteyelim parlamento için ayrı vurgu yapalım. Çünkü güçlü bir meclis olmadan Sayın Cumhurbaşkanımızın başkan olarak elini rahatlatmış olmayız." dedi.
"Gençlerin geleceğini düşünen bir politikaya sahibiz"
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya daha sonra Kağıthane Hasbahçe Mesire Alanı'nda ilk defa oy kullanacak gençlerle bir araya geldi.
Bakan Kaya, burada yaptığı konuşmada, kendi hayatından örnekler vererek, çok çalışmanın önemine vurgu yaptı.
Fatih doğumlu olduğunu, ilkokulu Fatih Taş Mektep'te, liseyi Beyoğlu Andolu Lisesi'nde okuduğunu belirten Kaya, şöyle konuştu:
"Üniversite sınavında Türkiye derecesi yaptım. Ama yıl 1999 yılı ve başörtülüler üniversitelere sokulamıyor. Başı açıkları alıyorlar, başörtülüleri içeri sokmuyorlar. Öyle bir dönemde ben üniversite sınavında derece yaptım. Başörtülü doktor olmak istiyordum, tıp fakültesine gitmek istiyorum. Başörtülü birinin tıp fakültesine girip doktor olmasının mümkün olmadığı bir dönemdi. Ablam da başörtüsü nedeniyle İstanbul Üniversitesi'nden atılmıştı. Ailem imkanlarını zorlayarak ablamı yurt dışına yolladı. Ben yurt dışına gitmek istemedim, Bilkent Üniversitesi'nde başörtülü olarak okuyanların olduğunu öğrendim. Ben de orayı yazdım, elektrik-elektronik mühendisliğini. Sağ olsunlar, orası diğer okullara göre çok daha demokratik bir ortamdı. Arka kapıdan girip sınıflara girsek de Bilkent Üniversitesi'nde başörtülü olarak okuyup Elektrik-Elektronik Mühendisliğini bitirdim. Amerika’da yüksek lisans yaptım ama doktor olma hayalim devam ediyordu. Tekrar sınavlara girdim Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'ni kazandım ve aradan yıllar geçtikten sonra Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'ni bitirdim. Ben hem elektrik-elektronik mühendisiyim hem de tıp doktoruyum. Bu ülkeye daha nasıl hizmet ederim diye düşününce, dedim ki siyasete çok geniş kitlelere ulaşıyorsun, ülkenin geleceğine dair söz söyleme hakkın var, politika üretme hakkın var. Dedim siyasetin içinde var olayım, AK Parti İstanbul İl Yönetim Kurulu Üyesi olarak başladım. İl başkan yardımcılığı yaptım, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın danışmanlığını yaptım genel başkan danışmanı olarak. 7 Haziran’da vekil adayı oldum, 3. Bölge 16. Sırada. Oylarımız düştü ben kazanamadım. Ama partimiz için hep çok çalıştım. Daha doğrusu hayatım boyunca ne yaparsam yapayım, hep çok çalıştım. Öğrenciyken de derslerime çok çalıştım. Siyasette görevimi fazlasıyla yerine getirmeye çalıştım. Şuna inanıyorum, nerede olursanız olun hayatta, hep en iyisini yapmaya çalışın. Bir abla tavsiyesi olarak. 7 Haziran’da seçilemedim, AK Parti 5. Olağan Kongresinde MKYK üyesi seçildim, sonra AR-GE’den sorumlu genel başkan yardımcısı oldum, 1 Kasım seçimlerinde İstanbul milletvekili olarak seçildim ve daha sonra dış ilişkilerden sorumlu genel başkan yardımcısı oldum, 65. Hükümette de Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı olarak görevlendirildim. Evliyim, 2 tane çocuğum var."
Gençlerin sorularına da cevap veren Bakan Kaya, ekonomi ile ilgili bir soruyu şöyle yanıtladı:
"Ekonomik olarak bir algı operasyonu yapılmaya çalışılıyor. Bugün bütün dünyada bir ekonomik çalkantılı dönem yaşanırken Türkiye’de bir gecede doları 5 liraya yaklaştırmalarının sebebi Türkiye’de olan seçimler. Bunu öncelikle çok iyi görelim. Seçim üzeri, darbeyle yapamadıklarını ekonomik manipülasyonlarla yapmaya çalışıyorlar ama başarılı olamayacaklar. Çünkü güçlü bir yönetim anlayışımız var. Bugün para politikaları yönetimi, merkez bankamız tam bağımsız bir şekilde gerekli kararları verecek ve inşallah seçimden sonra istikrar sürecek. Eğer cumhurbaşkanımız başkan olursa istikrarlı bir şekilde ekonomi de döviz de normal, olması gereken seviyeye gelecek. Hiçbir şekilde korkmayın. Vatandaşlarımız da korkmasın. Biz güçlü bir devletiz. 15 Temmuz’un hemen ardından, onca yaşanmış darbe girişimine rağmen ekonomisiyle, üretimiyle normal seyrine dönmüş bir ülke burası. Çünkü milletimiz vatansever."
(AA)
