Lucescu: Kaybetmekten nefret eden bir ekip kurmayı hedefliyorum

Lucescu: Kaybetmekten nefret eden bir ekip kurmayı hedefliyorum

A Milli Futbol Takımı Teknik Direktörü Lucescu, "Kaybetmekten nefret eden bir ekip kurmayı hedefliyorum. Bu karakteri aşılamaya çalışıyoruz" dedi.

SPOR - 2018-05-28 01:17:04

İSTANBUL

A Milli Futbol Takımı Teknik Direktörü Mircea Lucescu, kaybetmekten nefret eden bir ekip oluşturmaya çalıştığını söyledi. 

Ay-yıldızlı ekibin İstanbul'da yarın İran ile yapacağı özel maç öncesi teknik direktör Lucescu ve takım kaptanlarından Mehmet Topal'ın katılımıyla basın toplantısı düzenlendi.

Riva'daki Hasan Doğan Milli Takımlar Kamp ve Eğitim Tesisleri'nde gerçekleştirilen toplantıda açıklamalarda bulunan Rumen teknik adam, genç oyuncularla yeni bir milli takım oluşturmaya çalıştıklarını belirterek, "Kaybetmekten nefret eden bir ekip kurmayı hedefliyorum. Bu karakteri aşılamaya çalışıyoruz. Eskilerin tecrübeleri ile gençlere yardımcı olmalarını istiyoruz. Burada olamayan arkadaşlarımız da bizim bir parçamız. Sonbaharda onların da form durumuna göre kadromuzu oluşturacağız. Gelecek 6-7 senenin ekibini kurmak istiyoruz. Bu 3 maç da bunun ilk ayağı olmalı. Her seferinde takımda hak edenin olmasını ve sürekli yer almasını istiyorum." ifadelerini kullandı.

İran, Tunus ve Rusya'nın 2018 FIFA Dünya Kupası'na katılacakları için çok motive bir şekilde karşılarına çıkacaklarını aktaran Lucescu, şöyle devam etti:

"Onlar da kendilerini göstermek istiyor. Bizim için kolay maçlar olmayacak. Türkiye ligi, zorlu ve kıran kırana geçti. Çok sakatlık yaşadık. 4-5 önemli oyuncumuz lig biter bitmez kendilerini ameliyat masasında buldu. Ben de genç ekibimle yola çıktım. Bu oyuncuların hepsine imkan vermek istiyorum. Genç oyuncuların kendi kulüplerinde fazla şans bulamamalarının eksikliğini bu maçlarda kapatmak, onları görmek istiyorum. Üç maçta yeterli şans alacaklarını düşünüyorum."

Çok teknik oyunculara sahip olduklarını vurgulayan deneyimli çalıştırıcı, oynayacakları 3 maç hakkında şöyle konuştu:

"Fizik olarak çok güçlü oyuncularımız yok. Yarın 6 senedir tecrübeli bir teknik direktörün idare ettiği bir ekiple karşılaşacağız. İran, Asya şampiyonu, maç kaybetmeden 6 galibiyet ve 4 beraberlikle Rusya'ya gidiyor. İran, uzun boylu ve iri yapılı oyunculardan kurulu, fizik gücü yüksek, kontra atakları iyi yapan bir ekip. Biz de oyunu kontrol etmeye çalışacağız. Tunus'a karşı farklı bir oyun olacak. Onlar daha teknik oynuyor. Rusya maçı da farklı olacak, çünkü onlar da iyi defans yapan bir ekip. Üç maç da gençler için çok önemli." 

"Oyuncuların performansından memnunum"

Milli takımın bir değişim içinde olduğunu dile getiren Lucescu, şunları ifade etti:

"Çağlar Söyüncü, Okay Yokuşlu, Yusuf Yazıcı, Cengiz Ünder, Emre Akbaba gibi isimler kadroda. Emre Mor ve Enes Ünal sakatlıklar nedeniyle bizimle olamadı. Kulüp doktorlarının ricası üzerine kadroya almadık. Genç oyuncuların hepsinin aynı dili konuşması önemli, bunu sağlamaya çalışıyoruz. Bu kampta çok mutluyum. Ekibin değişmesinin yanı sıra oyuncuların performansından da memnunum. Avrupa'da oyunu domine eden ekiplerin kazandığını görüyoruz. Karadağ ve İrlanda Cumhuriyeti maçlarına baktığınız zaman bizim de oyunu domine ettiğimiz görüldü. Oyuncuların yeniden gerçek kalitelerini sahaya koymalarını istiyorum."

Milli takımda Spor Toto Süper Lig'i ilk 4 sırada bitiren ekiplerden 3-4 oyuncunun kadroda olduğunu dile getiren Lucescu, "Düşünebiliyor musunuz, milli takımda ilk 4'teki İstanbul kulüplerinden 3-4 oyuncu var. Bir gün kulüplere teklifte bulunacağım, Türk Milli Takımı ile Türkiye'de oynayan yabancıların maç yapmasını teklif edeceğim. Çünkü 2000'li yıllarda Real Madrid'in, Milan'ın İstanbul'a geldiği zamanlarda sahada 8 Türk oyuncunun olduğu dönemleri hatırlıyorum. O günleri yeniden getirebileceğimize inanıyorum. Çok becerikli, iyi oyuncularımız var. Süper Lig'de hiçbir ekip ligi baştan sona domine etti diyemeyiz. Dengeli bir lig oldu. Atiker Konyaspor, Fenerbahçe karşısında ilk 15 dakika 3-0 öne geçebilirdi, Demir Grup Sivasspor, Beşiktaş'a 3 gol atabilirdi. Takımların oyunu tamamen domine edebilmeleri gerekiyor." değerlendirmesinde bulundu.

Türkiye'de altyapılardan yeterli sayıda oyuncunun yetişmemesinin sebeplerinin sorulması üzerine ise Lucescu, şöyle konuştu:

"Bu, çok ciddi bir problem. Federasyon, kulüpler, Kulüpler Birliği, antrenörler ve gazetecilerin olduğu bir komisyonun kurulması gerekiyor. Bu kadar büyük paralar harcıyoruz ama sonuç gelmiyor. Beşiktaş'ın bu sene yaptığının dışında başka bir başarı gelmedi. Ben de genç oyuncu üzerine yatırım yapıyorum. Burada oyunculara sorsanız, 4 gün bana tahammül etmek kolay değil. Çok çalışıyoruz, çok toplantı yapıyoruz. Bu eğitim dönemini hızlandırmaya çalışıyoruz. 21 yaşındaki gençleri, 30 yaşındaki elemanların tecrübesine çekmeye çalışıyorum. Shakhtar Donetsk ve Dinamo Bükreş'te bunu yaptım."

Çalıştırdığı her ekipte milli takıma oyuncu yetiştirmeyi kendine görev edindiğini kaydeden 72 yaşındaki teknik adam, şu ifadeleri kullandı:

"Türkiye'de çalıştığım dönemde milli takım antrenörü ile çok iyi ilişkim vardı. 2002 Dünya Kupası'nda Galatasaray'dan 8 oyuncu vardı. Benim derdim, milli takıma oyuncu hazırlamaktı. Nerede olursam olayım, 8 milli oyuncumuz vardı. Shakhtar'da elime 17-18 yaşında gelen 6-7 Brezilyalı oyuncu, şu an milli takımlarında. Türkiye'de kolay değil. Başkanlar yabancı oyuncu getiriyor ve antrenör, onu oynatmak zorunda kalıyor. 30 yaşında geçmişi çok önemli bir oyuncuyu oynatmak varken, onun yerine 20 yaşında bir genç oyuncuyu oynatmak kolay değil. Türk antrenörlerin ligde ve kupada Türk oyuncularını oynatmalarını bekliyorum. Ben bu konuya değinmek zorunda değilim ama gençleri ön plana itmemiz ve yatırım yapmamız gerek."

Milli takımın İstanbul'a dönüşü

Lucescu, A Milli Takım'ın 2,5 yıl sonra İstanbul'da bir maça çıkacağının hatırlatılması üzerine ise şunları söyledi:

"İstanbul dışında olduğu zaman maçlar nerede olursa olsun bütün halk stada geliyor ve stat doluyor. İstanbul'da ise 4 takımın taraftarı geliyor, herkes kendi oyuncusunu destekliyor. Yarın göreceğiz. Başakşehir Stadı'nda oynayacağımız karşılaşma, bundan sonraki maçları nerede oynayacağımıza dair benim için önemli bir test olacak. Benim için Galatasaray, Fenerbahçe, Beşiktaş fark etmez. Herkes milli takımı desteklesin. Bizim halkın desteğine ihtiyacımız var. İranlılar tarafından doldurulmuş bir statta oynamak istemiyorum. Çünkü onlar da gelecektir."

"Milli takımı istemek gerek"

Fransa'da bu sezon 1. Lig'e yükselen Nimes'in formasını giyen Umut Bozok'un A Milli Takım'ın aday kadrosuna çağrılmamasıyla ilgili bir soru üzerine Lucescu, şöyle konuştu:

"Umut'u birçok kez gördüm, seyrettim. Milli takım için henüz hazır değil, daha beklemek gerek. Milli takımı istemek, hak etmek gerek. 21 yaş altı takımını reddetti, bunu unutmayın. Öncelikle bu formayı sevmek lazım, bu forma reddedilmez. İleride bakacağız, şimdi 1. Lig'e çıktılar. Erol'la yaşadıklarımın aynısını yaşamak istemiyorum. Örneğin Tarkan'ı, Berkay'ı 3'er kez seyrettim. Berkay, 'Milli takımı istiyorum.' dedi, 'Başkasını bekliyorum.' demedi."

Mehmet Topal: Milli takım olunca gerisi teferruat oluyor

A Milli Takım'ın kaptanlarından Mehmet Topal, çok iyi bir kamp dönemi geçirdiklerini aktararak, "Sezon sonu dolayısıyla bu tür kamplar zor görülebilir ama iş milli takım olunca gerisi teferruat oluyor. Genç ve deneyimli arkadaşlarımızla çok iyi bir ortam oluşturduk. İyi antrenman ve analizler yapıyoruz. İnşallah bu güzel ortamı oynayacağımız 3 maça yansıtırız. Futbolumuzu geliştirip kampı tamamlamak istiyoruz." şeklinde görüş belirtti.

Mehmet Topal, "Dünya Kupası'nda olamamak sizi nasıl etkiliyor?" sorusuna, "Bunu zaman zaman sohbetlerimizde dile getiriyoruz. Nasıl böyle bir turnuvada olamayız diye. Takım ve ülke olarak içimizde burukluk var. Çok gitmek istiyorduk ama olmadı. Maalesef futbolun içinde olan şeyler. Bu Dünya Kupası'nı unutup önümüzdeki Avrupa Şampiyonası'na hazırlanmanın temellerini atıyoruz. Herkesin çok büyük fedakarlıklar yaparak maçlarda oynamak istemesi, iyi bir takım olmanın göstergesi." cevabını verdi.

Mehmet Topal, UEFA Şampiyonlar Ligi finalinin de güzel bir maça sahne olduğunu aktararak, hak edenin kazandığını sözlerine ekledi. 

(AA)

DİĞER HABERLER