Türk Silahlı Kuvvetlerinin, Afrin'deki terör hedeflerine yönelik düzenlediği harekat devam ediyor. TSK'nin desteklediği Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) kuvvetleriyle ilçe merkezine yaklaşmaya başlaması üzerine kentteki siviller de güvenli bölgelere kaçmaya başladı.
Sivilleri kalkan olarak kullanmayı planlayan teröristler buna engel olmak için ilçe merkezinin çeşitli yerlerine engel ve barikatlar kurup, sivillerin kentten ayrılmaması için çeşitli yöntemler deniyor. Sivil halk tüm engellere rağmen, hayatta kalabilmek ve Afrin'de teröristlerin zulmünden kurtulabilmek için yollara düşüyor.
En büyük destek Mehmetçik'ten
Mehmetçik ve ÖSO mensupları, terör örgütü YPG/PKK'dan kurtarılan belde ve köylerde güvenli ortamı sağladıktan sonra dönen sivillerin evlerine yerleşmelerine yardımcı oluyor.
Harekatın başlamasının ardından örgütün canlı kalkan olarak kullanmak için Afrin'e sürdüğü Şıltah köyünden 20 aile de teröristlerden kaçarak çareyi güvenli bölgeye sığınmakta buldu.
Terör örgütünün işgalindeki alanlardan çıkmak istedikleri için terör örgütünün şiddet uyguladığı grupta özellikle çocukların yaşanan durumdan etkilendiği görüldü.
Evlerine kavuşmaya hazırlanan gruptakilerden Muhammed İcali, AA muhabirine yaptığı açıklamada, özellikle son günlerde kaçmak için her türlü gayreti sarf ettiklerini ama teröristlerin buna izin vermediğini anlattı.
Köylerinden zorla koparıldıklarını ve büyük zulme maruz kaldıklarını ifade eden İcali, şunları belirtti:
"Harekat başlayınca bizi köyümüzden sürüp yavaş yavaş Afrin'e götürdüler, birçok insanı da aynı şekilde götürdüler. Ben karşı çıktığım için 12 gün cezaevine koydular. Bana 'Sen uçaklara koordinat veriyorsun.' deyip işkence ettiler. 'Buradan gidemezsiniz.' dediler. Telefonlarımıza el koydular, 'Giderseniz hepinizi öldürürüz.' dediler."
Afrin'de birçok örgüt mensubunun ilçeyi terk ettiğini vurgulayan Muhammed İcali, buna karşın sivillerin gitmesine izin verilmediğini dile getirdi.
Kaçış sırasında büyük korku yaşadıklarını vurgulayan İcali, şunları ifade etti:
"Sürekli kaçmaya çalışıyorduk ama bırakmadılar. Dün sabah namazında uyandık ve tüm endişemize rağmen kaçtık. Allah nasip etti ve kurtulduk. Orada insanların hepsi kaçmaya korkuyor, çünkü keskin nişancılar var ateş ediyorlar. Yollarda mayın olduğunu söylüyorlar, 'Kaçarsanız ölürsünüz.' diyorlar. Biz bunu göze alarak geldik mayına denk gelmedik ama bazı insanların mayında öldüğünü duyduk. Biz geçtik ama ardımızdan koyunlarımız da geliyordu. Onlara ateş açtılar birçok hayvanımız bu nedenle telef oldu. Yapabilecek bir şey yoktu ya orada ölecektik ya da kaçacaktık."
Annesi, eşi ve çocuklarıyla kaçan Kasım Cedan da Afrin'de büyük korkuyla yaşadıklarını ve kurtulmanın kendileri için bir "mucize" olduğunu belirtti.
Teröristlerin sivil halkı mayınla korkutup kaçmasını önlemeye çalıştığını aktaran Cedan, "20 aile traktörlere binerek birlikte kaçtık. Ama içimizde çok büyük bir korku vardı. Sürekli dualar ettik, çocuklarımız sürekli ağladı. Arkamızdan ateş etmelerine rağmen kaçmayı başardık. Orada tanımadığımız birçok insan vardı, herkes ölümden kaçıp evine dönmeye çalışıyordu. İnşallah geride kalanlarda kurtulur." sözlerine yer verdi.
(AA)
