Esenler Belediyesi Kültür İşleri Müdürlüğü'nün düzenlediği “Edebiyat Söyleşileri” programı Dr. Kadir Topbaş Kültür Sanat Merkezi'nde gerçekleşti. Yazar Cemal Şakar moderatörlüğünde "Bir Öykücü Bir Öykü" konseptiyle gerçekleşen programda, Prof. Dr. Köksal Alver, Mustafa Kutlu ve öykü kitabı "Ya Tahammül Ya Sefer" üzerine sohbet etti.

GELENEKLE GÜNCELİ HARMANLIYORDU

 

Türk öykü tarihinin en önemli isimlerinden birisi olan Mustafa Kutlu'nun hem ortaya koyduğu öykü ve deneme eserleriyle hem de temsil ettiği öykü dünyası itibariyle bir köşe taşı olduğunu söyleyen Alver, "70'li yıllardan günümüze kadar süre gelen öykü damarını temsil etmesi de Mustafa Kutlu'yu ayrı bir yere koyar. Bu seminer dizilerinde Türk öyküsünün sac ayakları diyebileceğimiz öykücüleri seçiyoruz. Mustafa Kutlu da bu anlamda söylemleri hala güncelliğini koruyan bir isim. Kutlu'nun geleneksel olanla irtibat kuran bir öykü anlatımı olsa da, günceli yakından takip ediyor olması da başarıyı getiriyor. 'Ya Tahammül Ya Sefer' öyküleri bu anlamda değişen dönüşen toplumsal ve insani olguları yakinen takip eden öykülerinden. Dolayısıyla dünyada olup bitenleri takip eden bir öykücü ve bu yüzden de etkisi hala devam ediyor. Kendisini güçlü bir geleneğe yaslıyor, bu da hem dil hem üslup açısından anlattığı hikayelerde insana dokunan bir öykü dünyasına sahip olmasını sağlıyor, bu da O'nu güncel kılan detaylardan birisi" şeklinde konuştu.

 

TÜRKİYE'NİN DEĞİŞİMİNİ YAKINDAN GÖZLEMLİYORDU

Kutlu'nun Türkiye'nin değişimini yakından gözlemleyen öyküler yazdığını belirten Alver, 'Ya Tahammül Ya Sefer' kitabı üzerinden şu örneklere değindi:

"Bu öykü belirli bir insan hikâyesine, dönemselliğe, bu dönemselliği insanların nasıl yaşadığına ve o şartları nasıl algıladığına dair gerçekçi resimler sunması bakımından dikkate değer bir öykü kitabı. Öyküde idealist gençlerin gençlik yıllarında bir memleket rüyası görmeleri ve bu uğurda canla başla savaşmaları anlatılıyor. Memleket davasını üstlenen bu gençlerin ortaya koyduğu bir takım faaliyetleri de anlatıyor. Peki bu gençler ilerde ne oldu? Hikâyenin üstüne kurulduğu tiplere bakacak olursak eğer, gençlik döneminde yaptıkları faaliyetlere nazaran ilerleyen yaşlarında değişen insanlardan oluşuyor hikâye. Dolayısıyla gençlik döneminde daha romantik oluyoruz ama ilerleyen yaşlarda hayatın şartları bizi kuşatmış oluyor ve gerçeklikle yüzleşmek zorunda kalıyoruz. Mustafa Kutlu öykülerine bakıldığında, yazdığı tüm öyküler Türkiye'nin değişimini yakından gözlemleyen öyküler. Kutlu bu değişimleri adeta bir röntgen çeker gibi çekebiliyor. Türkiye genelinden insana indiğimizde de Kutlu'nun bu değişimi aktarabildiğini görüyoruz."